yoks - yüzü
- yüreği yanık
- yüreği yanmak
- yüreği yaralı
- yüreği yarılmak
- yüreği yerinden oynamak
- yüreği yufka
- yüreğim yanmaz (veya yanmazdı)
- yüreğinden geçmek
- yüreğinden gelmek
- yüreğine (bir şey) çökmek
- yüreğine dert olmak
- yüreğine dokunmak
- yüreğine inmek
- yüreğine işlemek
- yüreğine kar yağmak
- yüreğine kurt düşmek
- yüreğine od (veya ateş) düşmek
- yüreğine oturmak
- yüreğine saplanmak
- yüreğine sinmek
- yüreğine su serpmek
- yüreğini açmak
- yüreğini ateş almak
- yüreğini boşaltmak (veya dökmek)
- yüreğini dağlamak
- yüreğini eritmek (veya sızlatmak)
- yüreğini hoplatmak (veya oynatmak veya kaldırmak)
- yüreğini kemirmek
- yüreğini pek tutmak
- yüreğini serinletmek
- yüreğini tüketmek
- yüreğinin başı sızlamak
- yüreğinin yağı (veya yağları) erimek
- Yüregir
- Yüreğir
- yürek
- yürek acısı
- yürek ağrısı
- yürek burkmak
- yürek çarpıntısı