mal etmek

mal etmek
1) bir değer karşılığında sahip olmak

Sen şimdilik buna karşılık diyeceksin ki dün yüze mal ettiğin arsaları bine, bine olanları on binlere sattın.

- Y. K. Karaosmanoğlu
2) kendi malı, eseri, buluşu gibi benimsemek veya saymak

Nereden, kimden almış olursak olalım, bin yıldır onu kendimize mal etmişiz, benimsemişiz.

- N. Ataç
3) yüklemek, ait olduğunu göstermek

Başkalarından kazandığı iki çocuğu da bu zengin ihtiyara mal ederek mirasa sokacak.

- H. R. Gürpınar

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • kendine mal etmek — 1) benimsemek veya saymak Fakat hiçbir taraf beni kendine mal edemiyordu. H. Taner 2) başkasının yaptığı işi kendisi yapmış gibi göstermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mal — is., Ar. māl 1) Bir kimsenin, bir tüzel kişinin mülkiyeti altında bulunan, taşınır veya taşınmaz varlıkların bütünü Mal vardı, mülk vardı. At vardı, araba vardı. Ö. Seyfettin 2) Büyükbaş hayvan Boz atlar yağız değildi, artık; mallar erimiş,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mal kaldırmak — ürün elde etmek Kendisi şu kadarcık tarla sayesinde ancak akşamları bir kaşık sıcak çorba içecek kadar mal kaldırabiliyor. N. Nâzım …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • izafe etmek — 1) bağlamak, yüklemek, mal etmek 2) katmak, eklemek, ilave etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • isti'mâl — (A.) [ لﺎﻤﻌﺘﺱا ] 1. kullanma. 2. kullanılma. 3. yapılma. ♦ isti mâl edilmek kullanılmak. ♦ isti mâl etmek kullanmak …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • gelberi etmek — argo aşırmak, çalmak, kendine mal etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iç etmek — argo eline geçen bir şeyi sahibine bildirmeyerek kendine mal etmek Hem parayı iç et, üstüne bir de söv, ha? O. Hançerlioğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • A'MÂL-İ UHREVİYE — Ahirete ait iş, hareket ve ibadetler.(Bu dünya, dâr ül hikmettir, dâr ül hizmettir; dâr ül ücret ve mükâfat değil. Buradaki a mâl ve hizmetlerin ücretleri Berzahta ve Ahirettedir. Buradaki a mâl, Berzahta ve Ahirette meyve verir. Madem hakikat… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • çekişe çekişe pazarlık etmek — bir malı ucuz almak için titizce pazarlık etmek Burada sekiz kuruşluk bir mal için benimle çekişe çekişe pazarlık edersin. H. R. Gürpınar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • imal etmek — ham maddeyi işleyerek bir mal üretmek Ayakkabı imal etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”