vücut yapmak

vücut yapmak
kas geliştirici hareket ve sporlarda bedeni güçlü duruma getirmek

Erkek sporları tarihe karışıyor, halter kaldıran, vücut yapan kadın atletler gündelik manzaralar arasında...

- A. İlhan

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • vücut — is., du, Ar. vucūd 1) İnsan veya hayvan gövdesi, beden Koltukta vücudunu bir yandan bir yana çevirirken âdeta inliyor. R. N. Güntekin 2) esk. Var olma, varlık Birleşik Sözler vücut ısısı vahdetivücut yekvücut Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tuvalet — is., Fr. toilette 1) Yıkanma, tıraş olma, giyinme, süslenme, taranma işi Başımı, tuvaletimi ve makyajımı bile ezbere yapacağım, aynada kendi yüzümü görmeyeceğim. P. Safa 2) Abiye Asıl mühimi oyun için bir giyecek şey, yeni, açık bir tuvalet. T.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dövme — is. 1) Dövmek işi 2) Vücut derisi üzerine iğne vb. sivri bir araçla çizilmek ve içine renk veren maddeler konulmak yoluyla yapılan yazı veya resim 3) sf. Kızgın durumdayken dövülerek biçim verilmiş (metal eşya) 4) sf. Dövülerek yapılan Dövme… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • keyif — is., yfi, Ar. keyf 1) Vücut esenliği, sağlık Keyfiniz nasıl? 2) Canlılık, tasasızlık, iç rahatlığı Bu keyif ne kadar sürerdi? Tahminime göre beş on dakikadan fazla sürmezdi. Y. K. Karaosmanoğlu 3) Rahat, huzur, afiyet 4) İstek, heves, zevk Ağır… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • masaj — is., Fr. massage 1) Vücut yüzeyinde el, elektrik, su aracılığıyla çeşitli işlemler yapma biçiminde, iyileştirme ve bakım yöntemi 2) Ovma, ovuşturma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller masaj yapmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dans etmek — 1) müzik temposuna uyarak estetik değer taşıyan vücut hareketleri yapmak Demin tek başına dans ederek yaptığım soytarılıklardan utanıyorum. R. H. Karay 2) mec. tutarlı davranmamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”