bayağı

bayağı
sf.
1) Aşağılık, pespaye

Bütün hareketleri adi, kaba ve bayağı idi.

- Ö. Seyfettin
2) Basit, adi, sıradan, amiyane, banal

Kardeşimi birdenbire çok bayağı buldum.

- P. Safa
3) zf. Hemen hemen, âdeta

Bayağı kanacak gibi oldum.

4) zf. Gerçekten

Çapkınlığı, çok iğrenç ve bayağı çapkınlık.

- M. Yesari

Bayağı, çocuk gibi sevinirim limonun yarısının durduğuna.

- S. F. Abasıyanık
5) zf. Oldukça, epey
Birleşik Sözler
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • bayağı — sif. 1. Ən adi, ən sadə, çox bəsit; çeynənmiş. Bayağı fikir. 2. Qaba, şit, ləyaqətsiz. Bayağı zövq. Bayağı söz (ifadə) …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • bayağı kesir — is., sri, mat. Ondalık olmayan kesir, adi kesir Sekizde üç bir bayağı kesirdir …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bayağı kaçmak — söz, davranış, giyiniş yakışmamak, uygunsuz olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • külhancının beyliği hamamcılık demişler — bayağı bir işle uğraşan kimse, yükselse bile ancak yaptığı işle anılır anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • FİKR-İ ÂMİYANE — Bayağı fikir, alelâde düşünce …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • NAKİS — Bayağı, alçak. * Başını daima öne eğen adam …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • basit — sf., Ar. basīṭ 1) Yapılması veya anlaşılması kolay olan, karışık olmayan, bayağı Derin hislerden uzak, basit zevklere düşkün, bütün manasıyla alafranga bir adamdı. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Kolay En basit şeyi yazamayacak kadar cahildi. H. Taner 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bayağılaşmak — nsz Bayağı bir durum almak, bayağı bir duruma girmek Bayağılaşmış gibi kendimden iğreniyordum. F. R. Atay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • şit — sif. 1. Duz qatılmamış, duzsuz. Şit pendir. Şit kərə. – <Mahmud:> Bir kətəyə bax, şit yağı da basıblar arasına, adamın ağzının suyu axır. Ə. H.. // Duzu az, lazımınca duzlanmamış. Şit xörək. 2. məc. Danışığı, hərəkətləri yüngül, qeyriciddi …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • adi — sf., Ar. ˁādī 1) Değersiz, kötü, sıradan, hiçbir özelliği olmayan Sonra redingot devri geldi ve redingot içinden yarı uşak, yarı kapı kulu, riyakâr, adi bir nesil türedi. Y. K. Karaosmanoğlu 2) mec. Aşağılık, bayağı, alçak Bunlar çok adi ve fena… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”