O iri, endamlı, dökme kehribar vücudunda öyle bir sokulmak, sürtünmek, bir kedi gibi mırıldana mırıldana yaltaklık etmek istidadı göze çarpardı ki işte bu hâl kasaba çapkınlarının uykularını kaçırır, akıllarını alırdı.
- R. H. KarayÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yaltaklık — is., ğı Yaltak olma durumu veya yaltakça davranış, dalkavukluk, tabasbus Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller yaltaklık etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaranmak — yaranmak, yaltaklık etmek; koşakta koşturularak alıştırılmak, I, 394; II I, 20, 83 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
tabasbus — is., esk., Ar. tabaṣbuṣ Yaltaklık Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tabasbus etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
