yumuşak

yumuşak
sf., -ğı
1) Dokunulduğunda veya üzerine basıldığında çukurlaşan, eski biçimini kaybeden, katı karşıtı

Pamuk yumuşaktır.

2) Kolaylıkla bükülen, buruşmayan, sert karşıtı

Yaş dallar yumuşak olur. Yumuşak kumaş.

3) Dokunulduğunda hoş bir duygu uyandıran

... yumuşak lepiska saçlarına amiyane bir perişanlık gelmişti.

- Y. K. Karaosmanoğlu
4) Kolaylıkla işlenebilen

Uzun gagasını yumuşak topraklara sokar, otların kökündeki yaşlığı emerek yaşarmış.

- M. Ş. Esendal
5) Kolay çiğnenen, kolay kesilen

Yumuşak ekmek.

6) Ilıman (iklim), sert karşıtı

Yumuşak iklim. Yumuşak hava.

7) mec. Kaba, hırçın, sert olmayan, kolay yola gelen, uysal
8) mec. Okşayıcı, tatlı, hoş

Gözleri yan aralık, kirpiklerinin arasından bana her zamanki yumuşak, tatlı, sonsuz şefkatiyle bakıyor.

- Y. Z. Ortaç
9) mec. Sessiz, hafif

Onun içinde mutlaka sönüp yanan gizli yumuşak ışıklarla fosforlu bir parıldayış vardır.

- A. Ş. Hisar
10) dbl. Ötümlü
Birleşik Sözler

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • Yumuşak — Ali Yumuşak (* 1952) ist ein deutscher Journalist und Buchautor. Er ist Gründer der deutsch türkischen Medienagentur EuroPress. Der Maschinenbautechniker und diplomierte Betriebswirt arbeitete von 1975 bis 2000 in der deutschen Redaktion der… …   Deutsch Wikipedia

  • yumuşak yüzlülük — is., ğü Yumuşak yüzlü olma durumu Umumi bir paydos borusu çalmaya iradesi ve yumuşak yüzlülüğü mâni idi. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yumuşak başlı — sf. Uysal, kolay yola gelen (kimse) Ben, sakin, yumuşak başlı bir adamım. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yumuşak su — is., yu Az kireçli su …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yumuşak ağızlı — sf. Kolay gem alan (hayvan) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yumuşak buğday — is. Kırma ve öğütmeye karşı direnci daha az olan, öğütüldüğünde genelde daha ince un meydana getiren ve tane kesiti unsu yapıda, beyaz renkte ve mat görünüşlü olan buğday …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yumuşak damak — is., ğı, anat. Damağın boğaza yakın bölümü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yumuşak iniş — is. Uzay araçlarında ve uçaklarda aracın ustalıkla, zemine çarpmaksızın yere inişi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yumuşak karın — is., rnı Kişilerin, kurumların, ülkelerin konuşulmasından, gündeme getirilmesinden rahatsız olduğu durumlar, konular …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yumuşak ünsüz — is., dbl. Ötümlü ünsüz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”