yoksun

yoksun
sf.
Belli bir şeyden kendisinde olmayan, belli bir şeyin yokluğunu çeken, mahrum
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • yoksun bırakmak (veya etmek veya kılmak) — yoksun duruma getirmek, bir şeyin yokluğunu çektirmek Ahmet Kerim i epeyce tatlı bir zevkten yoksun kılan bu söz, Samim e irade dışı bir âcizlik gibi gelir ve onu gülmeden katıltırdı. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yoksun olmak — belli bir şeye, sahip olamamak Kadın konularında sağduyudan hayli yoksun oluşu kalıtımsaldı. R. Erduran …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yoksun kalmak — sahip olunan bir şeyi kaybetmek, kullanamamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ...-den eylemek — yoksun bırakmak Yurdumdan yuvamdan eyledi beni / Yârsız dünya malı bana pul gibi. Âşık Veysel …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mahrum etmek — yoksun bırakmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • boş koymak — yoksun bırakmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • MUHAYYEB — Yoksun bırakılmış, mahrum kılınmı …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MUHAYYİB — Yoksun bırakan, mahrum kılan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • mahrum — yoksun; dilediğini, istediğini elde edemeyen …   Hukuk Sözlüğü

  • mahrum — (A.) [ موﺮﺤﻡ ] yoksun. ♦ mahrum etmek yoksun bırakmak. ♦ mahrum olmak yoksun kalmak …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”