- yeşilimtırak
- sf., -ğı
Yeşilimsi
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
dolan taşı — is., min. Mineralleri gözle görülebilen, benekli ve yeşilimtırak renkli gabro ile bazalt arası püskürük kütle … Çağatay Osmanlı Sözlük
flor — is., kim., Fr. fluor Atom numarası 9, atom ağırlığı 19, yoğunluğu 1,265 olan, kokusu ozonu andıran, yeşilimtırak sarı renkte, halojenler grubunun ilk elementi olan basit element (simgesi F) Birleşik Sözler florışı florışıl … Çağatay Osmanlı Sözlük
ispinoz — is., hay. b., Rum. İspinozgillerden, gagası kısa ve koni biçiminde, sırt tüyleri yeşilimtırak mavi, boynu ve karnı kırmızı renkte, güzel sesli bir kuş (Fringilla coelebs) Birleşik Sözler dağ ispinozu kar ispinozu … Çağatay Osmanlı Sözlük
kirletmek — i 1) Kirli duruma getirmek, pisletmek Madenî kol düğmeleri bunları yeşilimtırak bir leke ile kirletirdi. A. Ş. Hisar 2) Küçük veya büyük abdestini yapmak, pislemek Çocuk altını kirletmiş. 3) Kadının ırzına geçmek, namusuna zarar vermek 4) mec.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
leke — is., Far. leke, lekke 1) Kirliliği gösteren iz Adi madenî kol düğmeleri bunları yeşilimtırak bir leke ile kirletirdi. A. Ş. Hisar 2) Bir yüzeyde türlü sebepler dolayısıyla oluşan farklı renk Kuyruğunun ucu ile alnının orta yerinde beyaz lekeler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
melek otu — is., bit. b. Maydanozgillerden, su kenarlarında yetişen, çiçekleri yeşilimtırak beyaz çok yıllık bir bitki (Angelica sylvestris) … Çağatay Osmanlı Sözlük
muhabbet çiçeği — is., bit. b. Muhabbet çiçeğigillerden, ekleri yeşilimtırak beyaz, güzel kokulu bir süs bitkisi (Reseda odorata) … Çağatay Osmanlı Sözlük
yeşilimsi — sf. Rengi yeşili andıran, yeşile benzeyen, yeşilimtırak … Çağatay Osmanlı Sözlük