yargı

yargı
is.
1) Kavrama, karşılaştırma, değerlendirme vb. yollara başvurularak kişi, durum veya nesnelerin eleştirici bir biçimde değerlendirilmesi, hüküm
2) huk. Yasalara göre mahkemece bir olay veya olgunun doğuşuna etken olan sebeplerin de göz önünde bulundurularak değerlendirilmesi sonucu verilen karar, kaza

Yargı yetkisi, Türk milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır.

- Anayasa
Birleşik Sözler
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • yargı denetimi — yargı düzeninin sağlanması amacıyla yargı kurulları veya organları tarafından gerçekleştirilen denetim …   Hukuk Sözlüğü

  • yargı erki — yargı gücü ; yargı işini yerine getirebilme gücü …   Hukuk Sözlüğü

  • yargı denetimi — is., huk. Yargı düzeninin sağlanması amacıyla yargı kurulları veya organları tarafından gerçekleştirilen denetim …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yargı gücü — is., huk. Yargı işini yerine getirebilme gücü, yargı erki …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yargı alanı — is. Bir mahkemenin yargı yetkisini kullandığı coğrafi yer …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yargı erki — is., huk. Yargı gücü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yargı yolu — is., huk. Mahkemeye başvurma hakkı, muhakeme usulü Vatandaşlıktan çıkarma ile ilgili karar ve işlemlere karşı yargı yolu kapatılamaz. Anayasa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yargı — hukuk kurallarının bağımsız ve tarafsız mahkemelerce belli bir olaya uygulanması …   Hukuk Sözlüğü

  • yargı çevresi — is., huk. Bir mahkemenin yargılama yetkisinin sınırlarını belirleyen coğrafi, resmî alan, kaza dairesi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yargı organları — is., ç., huk. Yargılama işiyle ilgili kuruluşlar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”