vurulmak

vurulmak
nsz
1) Vurma işine konu olmak

Yatak odasının kapısı vuruluyordu.

- M. C. Kuntay
2) -e, mec. Âşık olmak, gönül kaptırmak, sevdalanmak

Kim söylemiş beni / Süheyla'ya vurulmuşum diye.

- O. V. Kanık

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • aşı olmak (veya vurulmak veya yapılmak) — bağışıklık veya tedavi amacıyla vücuda aşı verilmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • isabet almak — vurulmak, yaralanmak Düşman uçağı isabet aldı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kurşun yemek — vurulmak Kurşunu yer yemez, kayalardan aşağı yuvarlanmış leşi, ta derenin kucağına! T. Oflazoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çapılmak — vurulmak, mecruh …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • urulmak — vurulmak, dövülmek; kurulmak I, 194, 195; II, 138 (ip ve benzeri) örülmek I, 195 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • dipçiklenmek — nsz Dipçikle vurulmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eyerlenmek — nsz Eyer vurulmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kalıplanmak — nsz Belli bir kalıp verilmek, kalıba vurulmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kösteklenmek — nsz 1) Ayağına köstek vurulmak 2) Ayağına bir engel takılarak düşer gibi olmak veya düşmek 3) mec. Bir iş yürümez duruma getirilmek, engellenmek Fikrim, zihnim kösteklendi. H. R. Gürpınar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • nişan — is., Far. nişān 1) İşaret, iz, belirti, alamet 2) Nişanlanma sırasında yapılan tören Bizi nişana çağırdılar. 3) Evlenmek üzere birbirine söz verme, nişanlanma Nişanı bozmuşlar. 4) Kurşun, taş vb. ile vurulmak istenen hedef 5) Hedefi vurmak için… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”