- uğraştırmak
- -i
Uğraşmasına yol açmak
Bu iş beni çok uğraştırdı.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bu iş beni çok uğraştırdı.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kök söktürmek — uğraştırmak, güçlük çıkarmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
uğraştırma — is. Uğraştırmak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
başağrısı olmak — sıkıntı vermek, uğraştırmak Efendim nemize lazım, sonra size başağrısı olur. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
işgal etmek — 1) bir yeri ele geçirmek Ertesi gün Kanaltepe Sivrihisar hattını işgal ettik. F. R. Atay 2) işten alıkoymak, oyalamak Buraya geldiğim günden beri beni işgal eden en mühim şey kendimi alıştırmak, ısındırmak cehdidir. Y. K. Karaosmanoğlu 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
meşgul etmek — 1) vaktini almak 2) uğraştırmak 3) oyalamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ot yoldurmak — (birine) çok zor bir iş gördürmek, çok uğraştırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
pösteki saydırmak — (birine) içinden çıkılmaz bir iş yükleyip uğraştırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
el tutmak — bir iş uzun süre uğraştırmak, vakit kaybettirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
başını ağrıtmak — 1) gereksiz sözlerle birini bunaltmak 2) bir iş için birini tedirgin etmek, uğraştırmak İkide bir ah Çingeneler vah Çingeneler diye gelip böyle başımı ağrıtma. O. C. Kaygılı … Çağatay Osmanlı Sözlük
ogratmak — göndermek, uğraştırmak I, 261 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini