uçsuz

uçsuz
sf.
Ucu olmayan

Geçen günlerim bana dalgaları sayılmayan uçsuz bir deniz gibi göründü.

- H. E. Adıvar
Birleşik Sözler

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • ucsuz-bucaqsız — bax uc bucaqsız. Ucsuz bucaqsız tarlalar. Ucsuz bucaqsız ölkəmiz. – Qarşıda ucsuz bucaqsız geniş bir çöl sərilmişdi. H. N.. Arxa tərəfdən ucsuzbucaqsız geniş düzənlik uzanıb gedirdi. İ. Ə …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • uçsuz bucaksız — sf. 1) Sonu görülmeyecek kadar geniş olan Şehir, uzaktan bir dağın eteğinde uçsuz bucaksız bir bahçe gibi görünüyor. R. N. Güntekin 2) Çok fazla, pek çok …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • alabildiğine — zf. 1) Sınırsız, uçsuz bucaksız bir biçimde Bir tarafı alabildiğine deniz, bir tarafı alabildiğine boş çöl. F. R. Atay 2) Olanca hızı ile 3) mec. Aşırı derecede, gereğinden çok …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • anız — is. 1) Ekin biçildikten sonra tarlada kalan köklü sap 2) Ekin biçildikten sonra sürülmemiş tarla Uçsuz bucaksız uzayan kır / Kimi yerde nadas, kimi anız. A. K. Tecer Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller anız biçmek anız bozmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bucaksız — sf. Bucağı olmayan Birleşik Sözler uçsuz bucaksız …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gayrimahdut — sf., du, esk., Ar. ġayr + maḥdūd Sınırsız, sonsuz, uçsuz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • pirinç — 1. is., ci, bit. b., Far. birinc 1) Buğdaygillerden, kökleri bol su içinde yetişen bir bitki (Oryza sativa) Oradaki uçsuz bucaksız pirinç bataklıklarının sahibidir. R. N. Güntekin 2) Bu bitkinin besin olarak kullanılan taneleri Birleşik Sözler… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zırhlı — sf. 1) Zırh giymiş veya zırh kaplanmış ... uçsuz bucaksız bir tank, panzer ve zırhlı araba zinciri ... geçip gidiyordu. Y. K. Karaosmanoğlu 2) is. Büyük bir bölümü mermilere ve uçak bombalarına karşı bir zırhla korunmuş, genellikle büyük tonajlı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bitmez tükenmez (veya bitip tükenmez) — bitmeyen, sonu gelmeyen, uçsuz bucaksız Kırk yıl bana bitmez tükenmez çok uzun bir süre gibi görünürdü. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yüzü görmemek — (bir şey) ... den yoksun olmak, uzak bulunmak Yüzyıllardan beri sabah yüzü görmemiş uçsuz bucaksız kıraç topraklar. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”