tazelik

tazelik
is., -ği
1) Taze olma durumu, körpelik, taravet
2) mec. Dinç, diri, canlı olma durumu

Eskiden söz açılınca yorgun belleğinden şaşılacak kadar tazelikle geçmişe döner, anılarını eksiksiz anlatmaya dalardı.

- N. Cumalı

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • CİYADET — Tazelik, yenilik. * İyilik, güzellik …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MEHAH — Tazelik, güzellik …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MELED — Tazelik, körpelik, nâziklik, gençlik …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • NAZRET — Tazelik, tarâvet …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • NEDARET — Tazelik, parlaklık, letafet, taravet …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • REHASET — Tazelik, yumuşaklık, incelik. * Ucuzluk. * Bir işi gevşek tutma …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TARAVET — Tazelik. Körpelik …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TERAVET — Tazelik. (Bak: Taravet …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • bekâret — is., esk., Ar. bekāret 1) Kızlık 2) Saflık, temizlik, masumluk Ruhumun bekâretini sana verdim. H. C. Yalçın 3) Sanat ve düşüncede özgünlük, yenilik 4) Doğallık, tazelik …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • canlandırmak — i 1) Canlanmasını sağlamak, canlanmasına yol açmak 2) Yaşatmak, birinin kılığına girmek 3) Canlılık, tazelik, dirilik getirmek Güller tazelikleri, renkleri, biçimleriyle salonu canlandırmışlardı birden. C. Uçuk 4) mec. Yoğunluk, etkinlik… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”