söyleşmek

söyleşmek
nsz, -le
1) Karşılıklı konuşmak, hasbihâl etmek, sohbet etmek

Tanıdıklardan biri rast gelirse durup konuşmak, söyleşmek, dedikodu etmek de var.

- M. Ş. Esendal
2) Bir işin nasıl yapılması gerektiği konusunda konuşmak, müzakere etmek

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • hasbihâl etmek — söyleşmek, karşılıklı konuşmak, sohbet etmek Üç gündür ne hasbihâller ettik. Ö. Seyfettin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sözleşmek — söyleşmek, konuşnnak II, 215; II I, 104 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • dilleşmek — le 1) Karşılıklı tatlı tatlı söyleşmek 2) nsz, hlk. Dırlaşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • söyleşme — is. Söyleşmek işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • genişçe konuşmak — uzun uzun, bol bol konuşmak, söyleşmek, sohbet etmek Buluştuk, görüştük, daha da genişçe konuşmak için beni evine, akşam yemeğine götürdü. M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • laf atmak — 1) söyleşmek, konuşmak Tabii Hayri Efendi yle biraz laf atacak belki de biraz işten güçten bahsedecekti. Y. K. Karaosmanoğlu 2) uzaktan, dolayısıyla dokunacak söz söyleyip işittirmek Yakınındaki erkeği kime benzetirse onun lisanından bir şarkı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iki satır laf etmek (veya konuşmak) — dostça biraz söyleşmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çakçak kılmak — muhabbet etmek, bir biri ile söyleşmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • harhaşa — dırdır, karkaşa, bülend söyleşmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • munglaşmak — (mungraşmak) söyleşmek, hemraz olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”