somurtkan

somurtkan
sf.
Sürekli somurtan, asık suratlı, abus

Yanında olmaktan memnunsun tabii... İstediğin kadar somurtkan dur; zaten somurtkanlığın da memnuniyetinden!

- R. H. Karay

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • abus — sf., esk., Ar. ˁabūs 1) Somurtkan (kimse) 2) Çatık, asık (yüz) Abus çehreli bir adamın ne namazı ne niyazı ne zekâtı ne orucu makbuldür. Ö. Seyfettin 3) Garip, acayip Genç, esmer kız tahayyül ediyor, zihninde müphem hayallere karışan abus… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • asık — sf., ğı 1) Somurtkan 2) Asılı Birleşik Sözler asık surat yüzü asık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • somurtkanlık — is., ğı Somurtkan olma durumu Bu anlaşmazlık sofra halkına bir somurtkanlık getirdi. M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sorutkan — sf. Somurtkan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • suratlı — sf. Yüzü gülmez, somurtkan Birleşik Sözler asık suratlı bet suratlı çatık suratlı işkembe suratlı kösele suratlı meşin suratlı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • suratsız — sf. 1) Somurtkan 2) Çirkin 3) Aksi, huysuz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • suratsızlık — is., ğı Somurtkan olma durumu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yüzü asık — sf., ğı Somurtkan, küskün (kimse) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • surat bir karış — öfkeli, kızgın ve somurtkan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • abûs — (A.) [ سﻮﺒﻋ ] somurtkan …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”