öğütme

öğütme
is.
Öğütmek işi

Bizim oralarda buğdaylarını öğütmeye gelip değirmende kalan köylülere nöbetçi derler.

- M. Ş. Esendal
Birleşik Sözler

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать реферат

Look at other dictionaries:

  • öğütme haznesi — is. Mutfaklarda yemek artıklarını atık su borusuna aktarmadan önce küçük parçalara ayıran, evyeye bağlı araç …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • öğütücü — sf. 1) Öğütme özelliği olan 2) is. Öğütme işini yapan makine 3) is. Kâğıtçılıkta gerekli özelliklerdeki kâğıt veya karton hamuruna istenen bazı özellikleri kazandırmak için sulu ortamda elyaflı maddelerin işlenmesinde kullanılan diskli veya konik …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • değirmen — is. 1) İçinde öğütme işi yapılan yer Su değirmeni. Yel değirmeni. 2) Kahve, buğday, nohut vb. taneleri öğüten araç veya alet Değirmende biraz kahve çekti. S. F. Abasıyanık Birleşik Sözler değirmen taşı el değirmeni kahve değirmeni kol değirmeni …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hazne — is., Ar. ḫazīne 1) Hazine 2) Bir şeyin toplandığı, biriktirildiği yer, depo 3) esk. Döl yatağı Birleşik Sözler öğütme haznesi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • öğütülmek — nsz Öğütme işine konu olmak Un ortadan çekilince ekmeği süpürge tohumu ile öğütülmüş mısır koçanıyla yapmaya başlamışlardı. E. E. Talu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • öğütüş — is. Öğütme işi veya biçimi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ügit — buğday ve benzeri şeyleri öğütme. I, 51 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • CEREŞ — Bir şeyi iri dövme, iri öğütme …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TAHN — (C.: Tahniyât) Öğütme, öğütülme …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TATHİN — (C.: Tathinât) (Tahn. dan) Öğütme. Un haline getirme …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”