oyalayıcı

oyalayıcı
is.
Vakit geçirmeye yol açan, eğlendiren, hoş vakit geçirten kimse

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • fânilik — is., ği Fâni olma durumu Bütün bu fânilikleri küçük görerek bunları ancak gönül oyalayıcı şeyler diye telakki ettiklerini gösteriyordu. A. Ş. Hisar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • oyalayıcılık — is., ğı Oyalayıcı olma durumu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • uğraşı — is. 1) Uğraşılan şey, iş güç, meşgale İnsanı her günkü uğraşılarından koparışları, kavrayıp götürüşleri de caba. M. N. Sepetçioğlu 2) Görev ve meslek dışında severek yapılan, dinlendirici, oyalayıcı uğraş, düşkü, hobi Birleşik Sözler yaşama… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yem borusu — is., ask. 1) Askerlikte hayvanlara yem verme saatinin geldiğini bildirmek için çalınan boru 2) mec. Oyalayıcı, aldatıcı söz Fakat o, pek seviniyor gibi görünmedi, terbiyeli bir tavırla inanma beyim, yem borusudur bu, şekeri bulsa kendisi yer,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • masal okumak (veya anlatmak) — inandırıcı olmayan, oyalayıcı sözlerle kandırmaya çalışmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kar susuzluk kandırmaz — gerçek gereksinimler, avutucu, oyalayıcı şeylerle karşılanmaz anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • küçük görmek — değer, önem vermemek Bütün bu fânilikleri küçük görerek bunları ancak gönül oyalayıcı şeyler diye telakki ettiklerini gösteriyordu. A. Ş. Hisar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sözü sohbeti yerinde — güzel, oyalayıcı, kırmadan konuşan Bayanın kocası olan şişman adamcağız, sözü sohbeti yerinde, efendiden bir adam. M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”