Mesirelere gittiği günlerde, merdane laubaliliğiyle yiyecek ve içeceğe müteallik hazırlıkların başına geçerdi.
- Y. K. BeyatlıÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
merdâne — (F.) [ ﻪﻥادﺮﻡ ] yiğitçe … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
MERDANE — f. Erkekçesine. Merdcesine. Er e yakışır surette. * Matbaada baskı, baskı makinelerinde ve ofset makinelerinde ise plâteye değerek mürekkeb vermek; ve toprağı bastırmak gibi çeşitli işlerde kullanılan silindir. * Yufka açmağa yarıyan oklava. *… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
GAYRET-İ MERDANE — Mertçesine gayret … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NÂ-MERDÂNE — f. Namerdcesine, alçakçasına … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
merdenea — MERDENEÁ, merdenele, s.f. Produs de patiserie preparat din foi de plăcintă umplute cu brânză sau cu carne. – Din tc. merdane. Trimis de LauraGellner, 27.05.2004. Sursa: DEX 98 merdeneá s. f., art. merdeneáua, g. d. art. merdenélei; pl.… … Dicționar Român
merdanelemek — i Bir şeyin üzerinden merdane geçirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
mertçe — zf. Erkeğe yakışır biçimde, yiğitçe, merdane (I) … Çağatay Osmanlı Sözlük
silindir — is., mat., Fr. cylindre 1) Alt ve üst tabanları birbirine eşit dairelerden oluşan bir nesnenin eksenini dikey olarak kesen, birbirine paralel iki yüzeyin sınırladığı cisim, üstüvane 2) tek. Metalleri inceltme, kumaşları parlatma, kâğıt üzerine… … Çağatay Osmanlı Sözlük
oklaç — yufka açmak için merdane … Beypazari ağzindan sözcükler
taban — tohum ekildikten sonra torağı düzeltmeye yarayan ağaç merdane … Beypazari ağzindan sözcükler
