meclis

meclis
is., Ar. meclis
1) Bir konuyu konuşmak veya görüşmek için yapılan toplantı
2) Bu toplantının yapıldığı yer, şûra
3) Bir konuyu konuşmak veya görüşmek için bir araya gelmiş kimseler topluluğu

Yemekten sonra meclis gruplara ayrılmıştı.

- P. Safa
4) Dostlar toplantısı

Meclisi aranan, hoşsohbet, coşkulu, şair ruhlu bir insandı.

- H. Taner
Birleşik Sözler
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • meclis kurmak — birkaç kişi konuşmak veya eğlenmek için toplanmak Nihayet bir akşam bütün ihtiyarlar, kadın erkek meclis kurar, ahenge başlarlarmış. H. E. Adıvar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • MECLİS-İ A'YÂN — Osmanlı İmparatorluğu zamanında hükümet tarafından seçilmiş olan meclis. (Bunun karşılığı, zamanımızda, senato meclisidir …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • meclis — (A.) [ ﺲﻠﺠﻡ ] toplantı yeri …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • MECLİS — Oturulacak, toplanılacak yer. * Görüşülecek bir mes ele için bir araya gelmiş insan topluluğu. * Devlet işlerini görüşmek üzere Millet Vekillerinin toplandıkları büyük bina …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • meclis araştırması — is. Belli bir konuda Türkiye Büyük Millet Meclisinde bilgi edinmek için yapılan inceleme …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • MECLİS-ARA — f. Meclisi süsleyen …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MECLİS-EFRUZ — f. Meclisi parlatan. Meclisi aydınlatan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MECLİS-FÜRUZ — f. Meclisi parlatan. Meclisi aydınlatan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MECLİS-ÂRÂ — Meclisi süsleyen …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MECLİS-İ MEBUSAN — Halk tarafından seçilen meb usların meclisi. Millet Meclisi …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”