- kiloluk
- sf., -ğu
1) Herhangi bir kilo ağırlığında
Üç kiloluk paket.
2) Bir kilo ağırlığındaKiloluk çay.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kiloluk
Look at other dictionaries:
herif — is., mec., Ar. ḥarīf 1) Güven vermeyen, aşağı görülen, bayağı kimse İki herif zavallıya abanıyorlar. A. Rasim 2) tkz. Adam Adamlar yüz kiloluk bir yükü tüy gibi kaldırırken hafif sıklet herifi kaldıramıyorlardı. B. Felek … Çağatay Osmanlı Sözlük
külçe — is., mdn., Far. kulīçe 1) Eritilerek kalıba dökülmüş maden veya alaşım On kiloluk altın külçesi. 2) sf. Eritilerek kalıba dökülmüş olan Yüzlerce yıllık gözyaşı, bir külçe altına değmez. F. R. Atay 3) Yığın durumundaki nesnelerin oluşturduğu küme… … Çağatay Osmanlı Sözlük
şinik — is., ği, Rum. 1) Tahıl için kullanılan, sekiz kiloluk ölçek 2) sf. Bu miktarda olan İki şinik arpa almış … Çağatay Osmanlı Sözlük
şişe — 1. is., Far. şīşe 1) İçerisine sıvı konulan, cam veya plastikten yapılmış, dar ağızlı uzun kap Önünde yarım kiloluk bir şarap şişesi yarı yarıya boştu. S. F. Abasıyanık 2) sf. Bu kabın aldığı miktarda olan Olsa da bu zavallıya hiç olmazsa bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
varil — is., Fr. baril 1) Çoğunlukla sıvı maddeleri koymak için kullanılan, metalden yapılmış, silindir biçiminde, üstü kapalı kap Yetmişer kiloluk varilleri raylar üzerinde yuvarlayarak tıngır tıngır getiriyorlar. A. Gündüz 2) Petrol ölçü birimi (158,8l … Çağatay Osmanlı Sözlük
tüy gibi — çok hafif Adamlar yüz kiloluk bir yükü tüy gibi kaldırırlar... B. Felek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ÇEKİ — Odun gibi ağır cisimleri tartmada kullanılan 250 kiloluk ağırlık ölçüs … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
