kanıtlamak

kanıtlamak
-i
Bir şeyin gerçekliğini kanıtla ortaya koymak, ispat etmek

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • can çabası — is. Varlığını kanıtlamak amacıyla gösterilen aşırı gayret …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • deney — is. 1) Bilimsel bir gerçeği göstermek, bir yasayı doğrulamak, bir varsayımı kanıtlamak amacıyla yapılan işlem, tecrübe ... kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamaz, rızası olmadan bilimsel ve tıbbi deneylere tabi tutulamaz. Anayasa 2) Deneyim,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ispatlamak — i 1) Kanıtlamak 2) Tanıtlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kanıtlama — is. Kanıtlamak işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sağlamlamak — i 1) Sağlam bir duruma getirmek 2) mec. Bir durumun, bir sözün doğru, gerçek olduğunu kanıtlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • troplar — is., ç., fel. Antik çağ kuşkucularının var olan şeyler hakkında nesnel bilgi edinebilmenin imkânsızlığını kanıtlamak için kullandıkları ilkeler …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ispat etmek — 1) kanıtlamak Yeni doğan güneş, sinirlerimi yatıştırmış, korkularımın boş olduğunu bana ispat etmiştir. R. N. Güntekin 2) tanıtlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ekini belli etmemek — eksik, bozuk, yanlış, kusurlu bir işi sağlam, doğru ve doğal imiş gibi gösterme becerisini kanıtlamak Ben doğrusu beğeniyorum, dedi, kadın yağ satıyor, yumurta satıyor, ekini belli etmiyor ya! M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tesbît edilmek — 1. tutturulmak. 2. kanıtlamak. 3. belirlenmek …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • tesbît etmek — 1. tutturmak. 2. kanıtlamak. 3. belirlemek …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”