istikbal

istikbal
is., -li, Ar. istiḳbāl
1) Gelecek

Bütün hayatımı, bütün istikbalimi şartsız, kayıtsız bir erkeğin keyfine feda edemem.

- Ö. Seyfettin
2) esk. Karşılama
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • istikbâl — (A.) [ لﺎﺒﻘﺘﺱا ] 1. karşılama. 2. gelecek. 3. kıbleye dönme. ♦ istikbal etmek karşılamak …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • istikbal etmek — karşılamak Vuslat, sofada misafirleri istikbal etti. H. R. Gürpınar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • İSTİKBAL — Ati, gelecek zaman. * Karşılayış, gelen bir kimseyi karşılamak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • İSTİKBAL-BÎN — f. Geleceği bilen ve gören …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • İSTİKBAL-İ KIBLE — Kıbleye, Kâbe istikametine yönelmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • BERÂY-I İSTİKBÂL — Karşılamak için …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ENDİŞE-İ İSTİKBAL — Gelecek zamanı düşünmekten gelen merak, üzüntü, keder. Geleceği düşünmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • METALİB-İ İSTİKBAL — İstikbale aid istekler. Gelecek için olan arzu ve talebler …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • SAÂDET-SARAY-I İSTİKBAL — İstikbalin saâdetli sarayı SAÂDET SARAY I MEDENİYET Hakikî ve İslâmî bir medeniyet vasıtasıyla olan bir hayat saâdeti …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ÇEŞM-İ İSTİKBÂL-BİNÎ — Gelecek zamanı, istikbâli gören göz. Kuvve i kudsiye ve ferâset ve basiretle ileriyi bilen nazar …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”