ferahlatmak

ferahlatmak
-i
Ferah duruma getirmek, rahatlatmak

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • ferahlatma — is. Ferahlatmak işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • rahatlatmak — i Rahatlamasını sağlamak, ferahlatmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iç açmak — gönle ferahlık vermek, gönlü ferahlatmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sadra şifa vermek — gönlü, yüreği rahatlatmak, ferahlatmak Reha Bey e de meseleyi biraz çıtlattım. Ondan da pek sadra şifa verecek bir şeyler öğrenemedim. O. C. Kaygılı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • terfih etmek — iyileştirmek, ferahlatmak, gönendirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yüreğine su serpmek — bir kimseyi kaygı sebebinin ortadan kalkmasıyla veya yeniden umut verecek bir haberle ferahlatmak Bizim nesil sözü, Selma Hanım ın yüreğine biraz su serpti. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”