evrak

evrak
is., ç., Ar. evrāḳ
1) Kâğıt yaprakları, kitap sayfaları
2) Resmî kurumlarda işlem gören belgeler

Mektupçu evrak okur, cevap yazar, muhabere işlerini idare ederdi.

- S. Ayverdi
3) Yazılmış kitaplar, mektuplar veya yazılar
Birleşik Sözler

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • evrak — (evrâk) yapraklar; kağıtlar; arşiv …   Hukuk Sözlüğü

  • evrak çantası — is. İçinde belge veya dosya bulunan ve taşınabilen, kösele, deri, kumaş vb. yapılan özel kap Evrak çantası içinden türlü türlü renklerde birtakım kâğıtlar çıkarıp göstererek ilave etti. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • evrak dolabı — is. Dosyaları, diğer yazı ve belgeleri saklamakta kullanılan dolap Arkadaşım Doktor Nâzım ın küçük lojmanında, bir eski evrak dolabı vardı. Y. K. Beyatlı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • evrâk — (A.) [ قاروا ] 1. kağıtlar. 2. belgeler. 3. arşiv …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • EVRAK — (Vakar C.) Sahifeler. Yapraklar …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HAZİNE-İ EVRAK — Evrak hazinesi. Arşiv …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • EVRAK-I HAVÂDİS — Cerideler, gazeteler …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • EVRAK-I NAKDİYYE — Kağıt paralar …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • kıymetli evrak — is. Senet niteliğinde, bir hak bildiren evrak, önemli yazı, belge …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ISFİRAR-I EVRAK — Yaprakların sararması …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”