eriştirmek

eriştirmek
-i, -e
Erişmesini sağlamak

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • tegürmek — eriştirmek, dokundurmak, değirmek I, 207, 335, 376; II, 84; III, 134, 158 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • boğmak — 1. is., ğı Boğum yeri 2. i, ar 1) Bir canlıyı, soluk almasına engel olarak öldürmek Zavallıyı az kalsın gırtlağından yakalayıp boğacaktı. Y. K. Karaosmanoğlu 2) El, ip vb. ile bir şeyi çepeçevre sıkmak 3) Motorlu taşıtlarda fazla yakıt, motoru… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ergürmek — i, e, hlk. Ulaştırmak, eriştirmek Âşık olan eder kanı / Ergürür muradıma beni / Gayet tenha buldum seni / Hemen vazgeçtin mi benden. Halk türküsü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eriştirme — is. Eriştirmek işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • vermek — i, e, ir 1) Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek Okumadığım zaman tavukların bahçesindeyim, yemlerini ben veririm. Ö. Seyfettin 2) Bırakmak veya bağışlamak Hırsımdan bazılarına bedava verdim, alın götürün,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iblağ etmek — 1) ulaştırmak, eriştirmek 2) bir şeyin miktarını tamamlamak Parasını yüz milyon liraya iblağ etmek için çalışıyor …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • nasip etmek — 1) fırsat vermek 2) eriştirmek Allah bana o rezaletle gelmeyi nasip etmesin, ölmek daha iyi. H. E. Adıvar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • TEBLİĞ — Ulaştırmak. Götürmek. * Bildirmek. * Eriştirmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • bahşetmek — bağışlamak; sunmak; eriştirmek; vermek …   Hukuk Sözlüğü

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”