devretmek

devretmek
nsz, -der, Ar. devr + T. etmek
1) Dönmek, dolaşmak
2) huk. Bir malın mülkiyetini, bir mal üzerindeki hakkı başkasına geçirmek

Bana gelip hisseni satın almak istiyorum, bana devret deseydin belki razı olurdum.

- O. Kemal
3) -i Aktarmak

Büyük Millet Meclisi, Başkumandanlık yetkilerini Mustafa Kemal Paşa'ya devretmişti.

- T. Buğra
4) -i, esk. Baştan sona değin okumak, bitirmek

Tarih kitabını üç kez devrettim.


Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • devretmek — Bir malın mülkiyetini, bir mal üzerindeki hakkı başkasına geçirmek …   Hukuk Sözlüğü

  • kasayı devretmek — işletmelerde nöbetleşe çalışan kasadarlar kasa mevcudunu birbirine aktarmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • KEVR — Devretmek, dönmek. * Sarık sarmak. Tülbend sarmak. * Bir yerde toplanmış olan develer. * Çokluk, bolluk, ziyadelik. * Mukül dedikleri darı cinsi …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • alacaklandırmak — i, ekon. Vadeli satış yapan firmaların her türlü mal ve hizmet satışından doğan haklarını alacaklandırıcı adı verilen finansal kuruluşlara devretmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • devir — 1. is., vri, Ar. devr Kendine özgü bir özellik taşıyan zaman parçası, dönem, periyot Bana sorarsanız devrimiz nasihat devri olmaktan çıktı. B. Felek Birleşik Sözler devrihindi devrisaadet Cilalı Taş Devri kuluçka devri Maden Devri …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • devretme — is. Devretmek işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • göçermek — i, e 1) Bir kimseden diğer kimseye geçirmek, havale etmek, devretmek Arkadaşım işini bana göçerdi. 2) Bitkileri yerinden, çıkarıp başka yere dikmek, değiştirmek, göçürmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kasa — is., İt. cassa 1) Para veya değerli eşya saklamaya yarayan çelik dolap Arkaya doğru bir adım atıp sırtını meyhanecinin kasasına dayadı. S. F. Abasıyanık 2) Ticarethanelerde para alınıp verilen yer 3) Bazı oyunlarda oyunu yönetme veya para… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kırdırtmak — i, e 1) Kırdırma işini yaptırmak 2) Düşük fiyat verdirtmek İşi kırdırtarak verelim. 3) tic. Ticari bir senedi, süresi gelmeden düşük fiyatla birine devretmek veya satmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • havale etmek — 1) bir şeyin alınmasını, yapılmasını bir kimseye bırakmak, ısmarlamak, devretmek Mahkemeye havale edeceğim, orada bülbül gibi söylersin. Ö. Seyfettin 2) yollamak, göndermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”