- çıkarım
- is.
1) Çıkarma işi2) man. Belli önermelerin kabul edilen veya gerçek olan doğruluklarından, yanlışlıklarından, başka önermelerin kabul edilen veya gerçek olan doğruluklarını, yanlışlıklarını çıkarma, istidlal
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
entimem — is., fel., Fr. enthymème Bir veya birden çok öncülü, önceden bilindiği varsayılarak kaldırılmış olan tasımsal çıkarım Çocuk! Büyüklerin işine karışma! sözü bir entimemdir çünkü çocuklar büyüklerin işine karışmamalı; sen de çocuksun; şu hâlde sen… … Çağatay Osmanlı Sözlük
istidlal — is., li, esk., Ar. istidlāl 1) Bir konuda kanıtlara dayanarak sonuç çıkarma 2) man. Çıkarım Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller istidlal etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kızıllık — is., ğı 1) Kızıl olma durumu veya kızıl renkte yer Bir sabah kızıllığında / Yola çıkarım Uzunköprü den. O. V. Kanık 2) Pudra, allık, düzgün 3) Vücutta kızarmış yer, kızartı 4) Güneş doğarken veya batarken oluşan hafif kızıl renk … Çağatay Osmanlı Sözlük
öğle — is. 1) Gün ortası, öğlen Ertesi gün öğleye kadar nasıl vakit geçireceğini bilemedi. P. Safa 2) Öğle ezanı 3) Öğle namazı Öğleyi de kılar, sonra ağıla çıkarım. Ö. Seyfettin Birleşik Sözler öğle arası öğle ezanı öğle namazı … Çağatay Osmanlı Sözlük
sorit — is., man., Fr. sorite Öncül sayısı ikiden çok olan tasımsal çıkarım A=B, B=C, C=D ise A=D dir … Çağatay Osmanlı Sözlük
isteyenin bir yüzü, vermeyenin iki yüzü kara — birinden bir şey isteyen utanır ancak isteği yerine getirmeyen daha çok utanmalıdır anlamında kullanılan bir söz Verirse ne âlâ! İsteyenin bir yüzü, vermeyenin iki yüzü kara der, işin içinden çıkarım. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağzından girip burnundan çıkmak — 1) türlü yollara başvurarak birini bir şeye razı etmek, kandırmak O, köylülerin ağzından girip burnundan çıkmayı mükemmel becerir. S. Ertem 2) iyice dövmek Ulan, ağzını topla! Şimdi ağzından girer, burnundan çıkarım! M. Rona … Çağatay Osmanlı Sözlük