- casusluk
- is., -ğu
Casus olma durumu, çaşıtlık, espiyonaj
Casusluk şüphesiyle hudut dışına atılmakla kurtuldu.
- A. GündüzAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
casusluk
Look at other dictionaries:
casusluk etmek — casus olarak çalışmak Bildiği şey hükûmete casusluk etmek, hükûmeti düşürmek isteyenleri enselemektir. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
Necip Hablemitoğlu — Dr Necip Hablemitoğlu (28 November 1954–19 December 2002) was a Turkish historian and intellectual. He died as a result of assassination in front of his house in 2002. The perpetrators of this assassination still not found. In Ergenekon trial… … Wikipedia
çaşıtlamak — nsz Casusluk yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çaşıtlık — is., ğı Çaşıt olma durumu, casusluk … Çağatay Osmanlı Sözlük
espiyonaj — is., Fr. espionnage Casusluk … Çağatay Osmanlı Sözlük
suç — is. 1) Törelere, ahlak kurallarına aykırı davranış 2) huk. Yasalara aykırı davranış, cürüm Casusluk suçundan yakalanıp müebbet hapse mahkûm olmadın mı? R. H. Karay Birleşik Sözler suç aleti suç bilimi suç duyurusu suç yükleme meşhut suç … Çağatay Osmanlı Sözlük
câsûsî — (A. F.) [ ﯽﺱﻮﺱﺎﺝ ] casusluk, ajanlık … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
CESASET — Tecessüs, casusluk. Merak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KEŞF-İ RÂZ — f. Gizli bir şeyi meydana çıkarmak, açıklamak. * Sır toplamak, casusluk etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜTECESSİS — Meraklı, gizli şeyleri öğrenmeğe çalışan. * Casusluk eden, yoklayıp haber eriştiren … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
